Datça'da koyları keşfederken annem sizi harika bir yere daha götürmek istiyorum dedi, bu sefer soluğu Olive Farm'da aldık. Burası 400 dönümlük bir alana yayılmış, ekolojik sertifikalı zeytin ağaçlarından elde edilen ve hiçbir kimyasal içermeyen tamamen doğal ürünler sunan bir tesis... Satış mağazasına girer girmez bizi kremler, sabunlar, zeytinler, kekikli sirkeler, tahta oyuncaklar ve zeytin ağacından yapılmış mutfak gereçleri kuşattı. Annem cildimizi yumuşacık yapan yüz kremlerinden aldı, hemen denedim ve çok beğendim. Aklım duş jelleri ve vücut kremlerinde kalmadı değil, bir dahaki sefere valizimde mutlaka bu ürünler için de bir yer açacağım ;)
Ayşe Arman da Hürriyet Gazetesi'nde yer alan 6 Ocak 2010 tarihli köşe yazısında Olive Farm'dan bahsetmiş:
Her şey minik bir duş jeliyle başladı
PİLATES hocam Dalya dedi ki:
“Al sana minik bir hediye...”
Baktım elinde bir duş jeli, üzerinde Olive Farm Datça yazıyor.
Ben Datça filan bilmem ama Dalya’nın orada evi var, o biliyor.
Dalya seçici bir tip, öyle abuk sabuk şeylerle ilgilenmez, kullanıyorsa bir bildiği vardır. Dünyanın her tarafında yaşamış bir kadın, İskoçya, Amerika, Endonezya... Yani doğal olan hangisidir, ne zaman ne kullanılır bilir...
Tepeden basmalı, şeffaf duş jeline söyle bir baktım. ‘Yüzde 35 organik zeytinyağı içeren duş jeli’ yazıyor ve mis gibi kokuyor.
Teşekkür ettim, çantama attım.
İtiraf ediyorum ki böyle bir şeyle karşılaşacağımı tahmin etmiyordum. O günden beri bu duş jeliyle aşk yaşıyorum. Sürüyorum ve ayrılmak istemiyorum. Kokusu ve dokusu üzerimde kalsın istiyorum. Hayatımda kullandığım en iyi duş jeli. Üstelik benim cildim kuru, mutlaka krem filan sürmem lazım. Bununla gerekmiyor da. Geçenlerde meraktan internet sitelerine de girdim. Bu yaz o çiftliği görmek ve hikayelerini dinlemek için mutlaka Datça yapacağım.