Quantcast
Channel: Noni
Viewing all 973 articles
Browse latest View live

Cottonbox ile Renklerin Dünyası

$
0
0
Cottonbox yeni sezon ürünlerini Ritz-Carlton'da düzenlediği keyifli bir kahvaltıyla tanıttı. Cıvıl cıvıl ve canlı desenlerdeki nevresim takımlarının yatak odalarımızda bir bahar havası estireceği kesin! Hepsi çok güzeldi ama benim favorim tarzıma daha yakın olduğu için shabby-chic tarzdaki çiçekli ve güllü desenler oldu. Kahvaltı sonunda Erguvan Sanat'ın eğitmeni Jülide Doğu moderatörlüğünde minik bir yastığı boyayarak bu konudaki yeteneğimizi de gözler önüne serdik ;) Cottonbox'a sıcak evsahipliği için çok teşekkür ediyorum.

Geometrik

$
0
0
Pantalon ve kottan ziyade sanırım elbise içinde kendimi daha mutlu hissediyorum, tarzıma daha uygun olduğunu düşünüyorum. Çalıştığım dönemde de tercihim bu yöndeydi, hamileliğimde de, anne olunca da... Hayatımın hiçbir döneminde elbiselerimi bir kenara kaldırmadım... Hareket serbestisi açısından genelde orta boy elbiselerle daha rahat etsem de arada bir uzun elbiselere de yer açıyorum dolabımda; geometrik desenli bu elbisemde olduğu gibi :)

Elbise: Shein
Deri Ceket: Zara
Çanta: Datça'da yerel bir dükkandan
Botlar: Mango

Karaköy Karınca Tasarım Pazarı

$
0
0
Karaköy'de Karınca Cafe'nin bulunduğu Karınca Sokak'ta her pazar saat 11.00'den itibaren Tasarım Pazarı düzenleniyor. Ben de bu pazar (15 Mayıs'ta) Noni's Store olarak oradayım, broşlarım, cam yüzük ve kolyelerim, fimolarım yine sevenleriyle buluşacak :) Gelemeyecek olanlar için de geçtiğimiz ay düzenlenen tasarım pazarından fotoğraflara yer veriyorum blogumda... Ben o gün annemle birlikte ılık bir pazar gününde vapur keyfi yaparak Karaköy'e geçip, canım arkadaşım Esin'in İrlan Takı standını ziyaret etmiştim. O gün çektiğim kareleri yayınlıyor, şimdiden güzel bir hafta sonu diliyorum...
Karınca Sokak'a varınca tabii ki ilk olarak canım arkadaşımın standını ziyaret ettim. Sanırım İrlan Takı'nın bütün takılarını ellemiş olabilirim :) Özellikle kağıttan yaptığı bu takılara bayıldım, kağıt olduklarına inanmak zor! 
Arkadaşımın standından sonra tasarım pazarına katılan diğer tasarımcılara göz attım...
Bişeyler Tasarım'ın kaktüs ve succulentleri çok şirindi...
Ben soldaki bisikletli kaktüsü aldım :)

Gizem Karataş'ın polimer kilden yapılmış tatlı mı tatlı takıları :)
Handmade by Buya'nın kokulu taşları
Kitsch Pet Butik'in standında satılan tüm ürünlerin geliri yardıma ihtiyacı olan hayvanlar için kullanılmaktaymış.
Toz Pembe'nin çiçek bahçesini andıran saç aksesuarları
Bu standın ismini ne yazık ki hatırlamıyorum :(
Ajna'nın gümüş takıları 
Monometric orjinal bulduğum standlardan biriydi... 
Mey Butik Atölye'nin hama boncuktan yapılmış sevimli bardak altlıkları ve takıları 
Tasarım Şeyler'in uçuk tonlardaki takılarının uyumuna bayıldım... 
Bunlar da Store3M'in cici hamaları...
Bunlar da benim o günkü Karınca Tasarım Pazarı cicilerim... İrlan Takı'dan kolye ve bileklikler, Bişeyler Tasarım'dan bisikletli kaktüs, sokak hayvanlarına katkıda bulunmak için Kitsch Pet Butik'ten aldığım ruj şeklindeki yüzük, ve Handmade by Buya'nın tatlı butik sahibi tarafından hediye edilen kokulu taşlar...
Bakalım bu pazar benim katıldığım Karınca Tasarım Pazarı'nda hangi tasarımcılar olacak? Siz de benim gibi merak ediyorsanız o zaman pazar günü 11.00-17.00 arası Karınca Sokak'a bekliyorum sizi ;)

Haşır Neşir

$
0
0
Maviye karşı düşüncelerimi burada dile getirmiştim... Bu renkle haşır neşir olma durumum aynı hızla devam ediyor ve sanırım bu renge gözüm git gide daha çok alışıyor!
Saçlarım son zamanlarda hiç şekle girmiyordu, biraz daha kestirdim ve daha açtırdım. Tam içime sindi diyordum ki prensim (koyu rengi bana daha çok yakıştırıyormuş!) ve küçük prensesimin (bu sarı siyahmış, güzel değilmiş, o kırmızı istiyormuş!) yorumlarıyla yıkıldım doğrusu! Neyse bir süre daha böyle kullanıp sonra koyulaştıracağım anlaşılan :(
Bu arada hazır doğum günüm yaklaşıyorken ben de bir blog okuyucumu ufak bir hediye ile mutlu etmek istiyorum, ne olduğunu bir sonraki postta açıklayacağım, birazcık merakta bırakıyım sizleri ;)
Elbise: Shein
Ayakkabı: Shein
Çanta: Zara
Yüzük: Sibirya'dan

İyi ki Doğdum Çekilişi :)

$
0
0
İyi ki doğdummmmm! Eveeet bugün benim doğum günüm, 39 yaşıma basıyorum, 40'a şunun şurasında sadece bir seneciğim kaldı o yüzden bu yaşımla birlikte 30'larıma noktayı koyuyorum hee hee :) Ama hiç canımı sıkmıyorum, çünkü ben her yaşın hakkını verdiğime inanıyorum, 40'lı yaşlar da kabulüm ve ben bu yaşlarımın da tadını doya doya, olması gerektiği gibi çıkartacağıma eminim, yeter ki içimdeki çocuk hep aynı kalsın ve minik sarı papatyam Nil'ime eşlik edebilsin, sanırım yeni yaşımdan tek dileğim bu olacak, gayet makul ve yerinde bir dilek öyle di mi ;) 
Hepiniz benimle hemfikirseniz o zaman doğum günü hediyeme geçebilirim :) Hediye almak kadar vermeyi ve birini koşulsuz mutlu etmeyi çok sevdiğim için bu doğum günümde neredeyse 10 yıldan beri yanımda olan, beni takip eden tatlı blog takipçilerimden birine şunları hediye edeceğim:

20 tane flamingolu kurabiye,
Mango'dan flamingolu hasır clutch,
Stradivarius'tan içinde flamingonun da olduğu 6'lı yaka iğnesi
Siz de 39 yaş kutlamama dahil olmak ve çekilişe katılmak istiyorsanız o zaman benim ne kadar güzel, ne kadar muhteşem biri olduğumu lütfen yorumlarınızda büyük harflerle belirtiniz hahahahha rüşvet karşılığı itinayla iltifat alınır :D Tabii ki de bunlara hiç gerek yok, içinizden geleni yazmakta özgürsünüz ama bıraktığınız yorumda isminizi belirtmeyi unutmayın  lütfen ;) Çekilişi sadece blog üzerinden yapıyorum, facebook veya instagram üzerinden yorumları ne yazık ki dahil edemeyeceğim. Kazanan kişiyi haftaya bugün açıklayacağım ve hediyesini o hafta içinde kargoya vereceğim. O zaman mumlarımı üflemeye başlayabilirim, haftaya kadar anca sönerler heralde kihh kihhh :)

Soluk

$
0
0
Boğa burcuyum işte elimde değil, arada şu yeşile karışmazsam kırmızı renge bile gerek kalmadan burnumdan solumaya başlıyorum, her şeye daha çabuk sinirleniyorum bu yüzden benim periyodik olarak ormana, çayıra bayıra çıkıp şehir hayatından mütevellit biriken negatif elektriği toprağa salmam gerekiyor :)
Yıllardır Polonezköy'e gider gelir piknik alanlarında ya kahvaltı ederiz ya da mangal yaparız ama orman içinde harika bir yürüyüş parkuru olduğunu daha yeni bu sene keşfettik! Şimdi soluğu sık sık burada alıyoruz, bir boğa için bundan daha iyi bir kaçış rotası düşünemiyorum!
Hepinize mutlu, keyifli bir hafta sonu diliyorum, bu arada çekilişim hala devam ediyor, katılmadıysanız sizi bir alttaki posta alabilirim :) İyi hafta sonları!
Bluz: Shein
Jean: Marks & Spencer
Deri Ceket: Zara
Spor ayakkabı: Zara
Gözlük: I Am

Ve...

$
0
0
Günaydınnnn! Yüzümüzde koca bir gülümsemeye yol açacak harika bir hafta diliyorum hepimize!
Bu hafta benim için jet hızıyla geçecek, önümde bitmesi gereken 100 adet kurabiye siparişim var bu yüzden hiç vakit kaybetmeden filamingolu kurabiyelerimi hazırlamaya başladım bile! Bakalım doğum günü çekilişimin talihlisi kim olacak?
Kazanan ismi açıklamadan önce hepinize güzel doğum günü mesajlarınız için çok teşekkür etmek istiyorum. Yazdığınız güzel yorumları okurken mest oldum, özellikle de 20'li yaşlarda gösterdiğimi belirttiğiniz yorumları döne döne okudum, ayyy ağzınızdan bal damlıyor balllll :) Bu kadar güzel yorumlardan sonra aynada kendime bakışım bile değişti, şu hatun gibi rujumu bile bir edayla sürmeye başladım hee hee :) Hepinize teşekkür ederim canlarım! Ayrıca yorumlarda çok eski blog arkadaşlarımı görmek de beni çok mutlu etti, o eski günlere gittim, birbirimizi an be an takip ettiğimiz, acaba bugün ne yazmış diye heyecanla birbirimizin bloguna tıkladığımız günler geldi aklıma, 10 yıldır blog tutuyorum ve gerçekten bu zaman zarfı içerisinde çok güzel arkadaşlıklar edindim, hepsi birbirinden değerli insanlar tanıdım, blogumun bana kattığı güzellikler kelimelere sığmaz, dilerim 50 yaşımı da burada sizlerle birlikte kutlarım, iyi ki varsınız!
Gördüğünüz gibi yaşlandıkça çenem hiç durmaz oldu ahhh yaşlılık ahhh :) 60 yaşımı tahmin edebiliyorum, burada kendi kendime konuşup duracağım kesin kihh kihh :) Neyse o zamana daha çok var, ben şu ana konsantre oluyorum ve 27. sırada yorum bırakan sevgili Eda KARAER'i tebrik ediyorum!
Sevgili Eda hediyelerini şimdiden güle güle kullansın ve afiyetle yesin kurabiyelerini :) Bir başka çekilişte yine buluşmak dileğiyle diyor hepinize kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum!

Omuzlar Fora

$
0
0
Bu yaz çoğumuzun omuzlar fora olacak gibi görünüyor çünkü hangi mağazaya girsem iki giysiden biri omuzları açık modelde oluyor. Bu modeli çok sevsem de benim gibi omuzları fazla geniş olmayan kişilerde pek güzel durmadığını düşünüyorum ama yine de almaktan geri kalamıyorum o ayrı şştt bu kısmını hiç karıştırmayalım lütfen :P
Bunlar da Romwe'de gördüğüm bluzler; beyaz, dantelli, pötikareli, kirazlı, kırmızı işlemeli, çiçeklibebe mavisi ve vintage bluzlerin içinde ben en çok vintage görünümlü olanı beğendim sanırım...



Londra'da İlk Günüm

$
0
0
3 günlük bir Londra kaçamağı yapıp geldim! İngiltere'ye yıllar önce 17-18 yaşlarımdayken yaz okulu için gelmiştim, Londra'yı gezmiş ve Cambridge'de şatoyu andıran okulda unutamayacağım bir ay geçirmiştim, iki tane tatlı mı tatlı Portekizli kızlarla bir odayı paylaşmıştık, bir sürü eğlenceli aktivitelere katılmış, çok sıkı bir ders programı görmüştük. Bir ayın sonunda döndüğümde rüyalarımı bile artık İngilizce görüyordum :) Çok güzel anılar biriktirdiğim bu ülkeye uzun bir aradan sonra yine adımımı atınca çok mutlu oldum. Havanın güzel olması ve yağmurun yağmaması da benim için büyük bir şans oldu doğrusu, bunu fırsat bilip ilk gün içinde kendimi çok rahat hissettiğim bu beyaz elbiseyi giydim, yıllar sonra beni yine böyle sıcak karşıladığın için teşekkürler İngiltere :)
Elbise: Shein
Deri Ceket & Çanta & Spor Ayakkabı: Zara

Balparmak Ar-Ge Merkezi

$
0
0

Geçtiğimiz aylarda Balparmak'ın davetlisi olarak Çekmeköy'de yer alan Ar-Ge Merkez’indeydim.

2015 yılında 12 milyon TL'lik yatırımla, 1.429 metrekarelik bir alana kurulan Ar-Ge Merkezi  Türkiye’nin gıda alanında 8'inci, bal ve diğer arı ürünleri alanında da ilk akredite bal merkeziymiş.
Balparmak Ar-Ge ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı o gün bize hem Balparmak hem de ballar hakkında bir çok bilgi aktardı.
 Ben de bu bilgileri can kulağıyla dinleyip notlar aldım. % 91 marka bilinilirliği olan Balparmak dünyanın 6. büyük bal markası, Altıparmak da dünyanın en büyük 4. bal paketleyicisiymiş. Çin'den sonra dünyanın en büyük bal üreticilerinden biri de Türkiye imiş.

Taklit edilmesi en kolay, tahlil edilmesi ise en zor gıda türlerinden biri de balmış. Bu nedenle Balparmak balları 92 doğallık testinden geçerek tüketici ile buluşuyormuş. Balparmak bal kavanozlarının üzerinde yer alan QR kodu sayesinde balın özet analiz raporuna kolaylıkla erişim sağlayabiliyormuşuz. Ayrıca müşteri hizmetlerini arayarak balın hangi arıcıdan alındığı bilgisine ulaşabiliyormuşuz. Günümüzde bala ne yazık ki glikoz şurubu ya da şeker şurubu katılıyor, arıcılar arılara antibiyotik veriyor bu da bala geçiyormuş. Balparmak'ın yaptığı 92 doğallık testinde tüm bu unsurların olup olmadığı araştırılıyormuş.

Peteği normalde arıların kendisi yapıyor, peteği doldurduktan sonra üstüne gelip kanatlarını çırparak üzerindeki suyu yok ediyorlarmış ve kendi salgıları ile peteği sırlıyorlarmış. Ne yazık ki günümüzde birçok arıcı arının petek yapmasını beklemeyip, balmumundan yapılmış temel petekler kullanıyormuş, bu nedenle petek balı yerine kavanoz balı tüketmemiz daha sağlıklıymış. Arılar çok sadıkmış, sabah hangi çiçeğe gittiyse akşama kadar aynı çiçeğe gidip bu çiçekten bal alırmış, normal bir arının ömrü birkaç ay olmasına rağmen, kovanında kalıp sadece arı sütü ile beslenen kraliçe arı 7 yıla kadar yaşayabilirmiş.
Çiçek balı polen ağırlıklıymış. Çam balı aslında çamdan değil, Marchalina hellenica ismindeki bir böceğin çam ağacına bıraktığı salgıyı arıların toplamasıyla elde ediliyormuş. Dünyadaki çam balının %92'si kendi ülkemizden; Marmaris ve Bodrum bölgelerinden çıkıyormuş. Çam balının antioksidan oranı yüksekmiş, ayrıca fonksiyonel özellikleri de çiçek balına göre bir tık daha yüksekmiş. Rengi çok koyu olan ve antioksidan seviyesi çok yüksek olan kestane balının ilaç gibi aç karnına bir kaşık alınması öneriliyormuş. 1 kovandan 15 gram arı sütü alınabiliyormuş. Eksi 18 derecede saklanması gereken arı sütü doğurganlığı ve bağışıklığı arttırıyormuş. Propolis kansere karşı kullanılan antibakteriyal özelliği olan bir ürünmüş. Propolisin bu özelliğinden yola çıkarak Balparmak Apiterazen ürününü geliştirmiş.
Tüm bu değerli bilgiler bizlere aktarıldıktan sonra laboratuvar ortamını inceledik ve daha sonra bal analizi yapmak üzere bu testin yapıldığı odaya alındık.
Hangi cins ve yöreye ait olduğunu bilmediğimiz balı tadarak renk, berraklık, yapışkanlık, kayganlık, koku ve tat gibi çeşitli faktörler açısından tattığımız balı değerlendirdik.
Test sonucunda Şemdinli (kod:792) ve Kayseri (kod:385) çiçek ballarının aroma profili ile kendi oluşturduğumuz tat profilini karşılaştırma imkanı bulduk.
Arılar Hakkında İlginç Bilgiler
* Kursağının nektar ile dolması için arının birçok çiçeği ziyaret etmesi gerekir. Küçük çiçeklerde bu sayı 1.500 dolayındadır.
* Bir arı 1 gram bal üretmek için ortalama olarak 240 km yol kat eder ve çiçekleri 30.000 kere ziyaret eder.
* 1 kg bal üretmek için bir arı kolonisi yılda 8 kg bal tüketir ve dünyanın çevresini 6 kez dolaşacak kadar uçar.
* Kovanda üç çeşit arı vardır; ana arı, erkek arı ve işçi arı. Her kovanda sadece bir tane ana arı bulunur. Erkek arının sayısı, kovana göre değişmekle birlikte sınırlıdır. Kovanda sayı bakımından en fazla olan işçi arılardır.
* İşçi arılar dişidir.
* Bir bal arısının ömrü sadece 4-5 haftadır ve hayatı boyunca sadece birkaç gram bal yapar.
* Kraliçe arının ömrü ise 5-7 yıl arasındadır.
* Larva döneminde, işçi arı ile kraliçe arı tamamen aynıdır. Dişi bir larva sadece arı sütü ile beslenirse bu larva on altı gün sonra kraliçe arı olur.
* Aynı larva arı sütü yerine ağırlıklı olarak bal ve polenle beslenirse 21 günde işçi arı olarak göreve başlar.
* Kraliçe arı, ömrü boyunca bir kez çiftleşir ve bir günde kendi ağırlığının iki katı yani yaklaşık 2000 yumurta üretir.
* Arı sütü; işçi arıların kraliçe arıyı ve yavruları beslemek için ürettiği değerli bir besindir. Arı sütü ile beslenen kraliçe arı olacak larvanın vücut ağırlığı 6 günde 1300 kat artar.
Ayrıca o gün Balparmak bünyesinden çıkmış 9 kitap olduğunu, polen ve propolis üzerine iki tane Tübitak çalışmalarının bulunduğunu öğrenmiş oldum. Benim için dolu dolu geçen, yepyeni bilgilerle donatıldığım ve daha önce hiç bulunmadığım bir Ar-Ge merkezini inceleme fırsatı bulabildiğim heyecan verici bir deneyim oldu. Tüm bu değerli bilgiler ve tüketicilere sağladıkları tüm bu sağlıklı koşullar için Balparmak'a çok teşekkür ederim.

Gösteri

$
0
0
Hafta sonu kızımın okulunda yıl sonu gösterisi vardı, onu sahnede izlemek muhteşemdi, maviş prensesimin hem şaşkın hem de dansetmeye çalışan hallerini izlerken gülmekten ağzım hiç kapanmadı diyebilirim :) Gösteri sonunda bir kafeteryaya gidip aile büyüklerimizle birlikte çaylarımızı şerefe yaparak bu mutlu günü kutladık :)
Bluz: Shein
Pantalon: Massimo Dutti
Çanta: Armani Exchange

Önce Kadın Sonra Anne

$
0
0
Blog tutmamın bana kazandırdığı en iyi şeylerden biri güzel insanları tanımamı sağlaması... Önce Kadın Sonra Anne blogunun yazarı sevgili Melis Hanım ile düzenlediği Ena Farma etkinliğinde tanışmıştım, hani bazen biriyle tanışırsınız ve ilk defa tanıştığınız halde hemen kanınız kaynar ya işte benim de o gün aynen öyle olmuştu. Sonrasında Melis Hanım beni Muzipo Kids'te düzenlediği etkinliğe davet etti, onunla yine biraraya gelme fırsatı bulabildiğimiz için çok mutlu oldum.
Pırıl pırıl güneşli bir günde Muzipo Kids Altıntepe'de çocuklarımızın 23 Nisan'ı kutladığı, bizim de önce kadınlığımızı sonra anneliğimizi konuştuğumuz keyifli bir gün geçirdik blogger anneler hep birlikte...
Melis Hanım o gün bizlere anne olsak bile kadın olduğumuzu asla unutmamamızı, kendimizi sevmemizi, bedenimizle barışık olmamızı ve beş dakikalığına bile olsa kendimize zaman ayırmamız gerektiğini anlattı, söylediği her şeye o kadar katıldım ki... Hayatın temposu içinde bazen kendi önceliklerimizi hatta kendimizi bile unutabiliyoruz, halbuki önce ben demeliyiz, biz kendimiz iyi olursak o zaman iyi bir anne, iyi bir eş, iyi bir abla, kardeş, çocuk, arkadaş olabiliriz... Sıcak sohbetimizin ardından birbirinden değerli girişimci kadınları ve ürünlerini tanıma fırsatı bulduk.
İlk olarak Muzipo Kids Altıntepe'nin kurucusu ve yöneticisi Gülşah Hanım anne olduktan sonra böyle bir mekanı açma kararı almasını ve hedeflerini anlattı bize...
Sonra iki annenin biraraya gelerek kurduğu ve içinde hem bebeklere hem de çocuklara yönelik birbirinden çeşitli videolu yemek tariflerinin yer aldığı "İki Anne Bir Mutfak" youtube kanalı oldu. Defne Hanım bizlere youtube kanallarının içeriğinden ve bu kanalı nasıl yönettiklerinden bahsetti.
Ardından bir diğer başarılı girişimci kadın Nüket Hanım'dan markası Pia Polya'nın ortaya çıkış hikayesini dinledik. Nil o gün hediye edilen bu yapbozlara bayıldı, nereye gitsek yanımda götürüyorum, hala hiç sıkılmadan yapıp yeniden bozuyor zilli :) Bu arada Nüket Hanım tasarladığı oyunları aynı zamanda "Pia Polya Oyun Ablası" isimli facebook sayfasında da paylaşıyor, bir çıktısını alıp siz de çocuğunuzla evde oynayabilirsiniz ;)
Sonra yine başarılı bir girişimci anne olan Nurhan Hanım'dan markası Yapira'yı dinledik. Yapira; 3 yaş üstü çocukların zihinsel, bedensel, psiko-sosyal gelişimlerine yardımcı olan, hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştiren eğitici bir oyun malzemesiymiş. Nurhan Hanım kendi tasarımı olan bu yaratıcı piramitler ile 2010 yılında uluslararası “Düş Çizgisi” tasarım yarışmasında birincilik ödülü almış.
Nurhan Hanım'dan sonra da sözü Ena Farma'dan Nihal Hanım aldı ve bizlere Ena Farma bünyesinde çıkan bitkisel çayları tanıttı, bitkisel çayları alırken/demlerken dikkat etmemiz gereken şeyleri aktardı. Bu bilgilerin bir kısmını Ena Farma ile ilgili etkinlik yazımda bulabilirsiniz...
Son olarak Melis Hanım'ın kardeşi Uzman Klinik Psikolog Mine Hasırcı biz annelere farkındalıkla ilgili güzel aktarımlarda bulundu ve sorularımızı cevapladı...
Tabii tüm bunları dinlerken ağzımız da boş durmadı, UnellerTatlımo ve Melis Hanım'ın kendi elleriyle yaptığı leziz ikramlıklardan tattık.
Biz bunları yaparken çocuklarımız da içeride eğitmenler eşliğinde eğlenceli oyunlar oynadılar. Nilim halinden öyle mutluydu ki yanıma gelmek bile istemedi :)
Gün sonunda çocukları çok zor çıkardık oyun alanından ve toplu bir fotoğraf çekimi yaptık. Bizim erken kalkmamız gerektiği için Sevgili Melis Hanım'ın çocuklara masal anlatma kısmını ne yazık ki kaçırdık, inşallah başka bir etkinlikte onu dinleme fırsatımız olur... Melis Hanım'ın masallarını Masalcı Melo youtube kanalından sizler de çocuklarınızla birlikte dinleyebilirsiniz.
Çocuklar yorgun ama mutlu, biz anneler de en az onlar kadar mutlu bir şekilde ayrıldık Muzipo'dan... Önce Kadın Sonra Anne Melis Hanım'a bu keyifli etkinlik için çok teşekkür ediyorum, kendisini tanıdığım için çok mutluyum... Kucak dolusu sevgilerimi buradan gönderiyorum ona :)

The Starry Night

$
0
0
Geçtiğimiz haftalarda kızımın sunumu vardı, büyük bir heyecanla sınıfına gidip onun bir dönem boyunca yaptıklarını kendi ağzından dinledim, "bunu ben yaptım, şunu ben yaptım, şunu da ben yaptım"şeklinde geçen konuşmasını dinlemek çok şekerdi :) Bu özel günde özel bir kıyafet giymek istedim ve seçimimi Van Gogh'un "The Starry Night" isimli tablosundan esinlenmiş mavi eteğimden yana kullandım. Benim giydiğim bu etek artık stoklarda yok ama bir benzerini burada bulabilirsiniz. Ayrıca Shein'de ücretsiz kargo fırsatı yarına kadar devam edecekmiş, ilgilenenlere bunu da bir duyurmak istedim ;) Hepinize bir ressamın tablosu kadar renkli ve kusursuz bir hafta diliyorum!
T-shirt: Koton
Etek: Shein
Ayakkabı: Nine West
Bileklik: Canım annem yaptı...
Çanta: Zara

Kutlama Elbiseleri

$
0
0
Yaz (dünkü sel gibi yağan yağmura bakacak olursak biraz zor geliyor gibi görünse de) bir şekilde geliyor; mezuniyet kutlamaları, havuz kenarında veya yeşillik alanlarda yapılacak düğün merasimleri bizleri kapıda bekliyor. Böyle özel kutlamalarda hepimiz kendimizi peri kızı gibi hissetmek isteriz öyle di mi? İster okuldan mezun olan 17'lik bir çıtır olalım, ister düğünde en az gelin kadar parlamak isteyen bir kıtır, hangi yaşta olursak olalım her birimizin ortak noktası o gecenin en güzeli ve en göz alıcısı olmaktır :) Bir düğünde, mezuniyette veya özel bir gecede giyilebilecek olan gece elbiselerinden derlemeler yaptım, bakalım sizin favori elbiseniz hangisi olacak?
Şöyle pamuk şekeri gibi elbiselere de ezelden beridir bayılırım!
Gece elbisesinde baskın renk olduğu için hiç tercih etmesem de bu mor elbiseleri beğendim...
Boncuk işlemeli bu modeller gece elbisesinin o ağır havasını ne kadar güzel dağıtmış di mi?
Tam bir prenses elbisesi!
Bunlar da yarı abiye modeller...
Evening dressesEvening dresses UK,  Long evening dresses, Black evening dresses, Evening maxi dresses, Plus size evening dresses, Red evening dresses

Uçuşan Ağaçlar

$
0
0
Babalar Günü'nü bu sene farklı bir şekilde kutlamak istedik, canım arkadaşım Esin'in de teşvikiyle Pera Müzesi'ndeki Uçuşan Ağaçlar etkinliğine ismimizi yazdırdık ve bu sebeple Taksim Pera'nın yolunu tuttuk dün... Maalesef Taksim ve civarı artık kendimi hiç de güvende hissetmediğim yerler, buraya kızımla gidince ve etrafta da bir sürü toma görünce huzursuzluğum iki katına çıktı doğrusu... Bir çelik yelek giyen polislere baktık bir de kendi giysilerimize ve ne kadar da savunmasızız diye düşündük. Kötü düşünceleri kafamızdan kovmak ve havamızı biraz dağıtmak için Cafe de Pera'da biraz soluklandık ardından etrafta hiç oyalanmadan hemen müzeye girdik.
Babalar Günü'nde tüm öpücükleri anne kaptı ohh misss :)
Kızlarımız babalarıyla etkinlikteyken biz de Esin'ciğimle müzedeki süreli ve koleksiyon sergileri gezdik. Kaplumbağa Terbiyecisi'ni daha önce canım ablamla geldiğim müze gezimde görme fırsatım olmuştu, yine gözlerimi alamadım bu güzel tablodan :) Ve müze gezmeyi ne kadar özlediğimi farkettim; bu kış planlarım içerisinde yine eskisi gibi birçok müzeyi gezme ve sergileri blogumda paylaşma var, umarım bunu hayata geçirebilirim... Dün hazır fırsat varken Mario Prassinos sergisi ile Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri Koleksiyonunu detaylı bir şekilde fotoğrafladım, en kısa zamanda bu sergileri bloguma ekleyeceğim...
Biz tüm katları dolaşıp sergileri bitirdiğimizde kızlarımızın etkinliği sona ermişti. Ağaçlar uçuştu mu bilmiyorum ama Nilimin uçuşa geçtiği kesindi :) Kıyamam nasıl da esniyor minik papatyam belli ki ilk sanat çalışması ağır gelmiş bünyesine hii hii  :)
Umarım şu anda bu satırları sizler esnemeden okuyabilmişsinizdir :) Hepinize enerji dolu bir hafta diliyorum!
Elbise: Romwe
Bileklikler: İrlan Takı

Londra'da 2. Günüm

$
0
0
Londra'daki ikinci günümde kaktüslü western desenli elbisemi giydim, o gün girdiğim her yerde elbiseme iltifat aldığımı gururla söyleyebilirim :) Sabah saatlerinde hava çok serin olduğu için deri ceketimi pek üzerimden çıkartamasam da öğleden sonra güneşin yüzünü iyice göstermesiyle ince bir hırka yeterli oldu... Yağmur yağmaması bile bizim için büyük bir şanstı tabii! O gün Londra'nın birçok semtini gezdik, şehrin ortasında yemyeşil bir soluk alma imkanı sunan Hyde Park'ta kendimizden geçtik (keşke bizim de böyle devasa parklarımız olsaydı...) ve benim bir hayalim olan Peggy Porschen'ın pastanesine gidip, onun Butik Pastacılık kitabında iç geçirerek baktığım cupcake ve pastalarını tatma şerefine eriştik! Kısa ama tadı damağımda kalan bir tatil oldu benim için...
Elbise: Shein
Hırka: Ambar (İzmir)
Deri Ceket & Çanta & Ayakkabı: Zara

Kaç Kutu Projesi

$
0
0
Kanserli Çocuklara Umut Vakfı’nın (KAÇUV) Kaç Kutu isimli bağış projesini duymuş muydunuz? KAÇUV nedir derseniz; 2000 yılında maddi sorunları nedeniyle tedavileri aksama riski taşıyan çocukların tedavilerinin sürekliliği ile beraber psikolojik destek ve çocuk psikolojisine uygun tedavi ortamının yaratılmasını sağlamak amacıyla kurulan ve 16 yıldır büyük bir özveriyle çalışan bir vakıf KAÇUV. Çocukluk çağı kanserinin tedavi döneminde, çocukların tedavisinin uzun bir bölümünü hastane yatışları oluşturuyor. Bu dönemde çocuklar hastane servisinden dışarıya çıkamıyor dolayısıyla ebeveynleri de onların yanından ayrılamıyor. İstanbul’da bulunan hastanelerde tedavi gören birçok çocuğun ailesinin sosyo–ekonomik durumu, hastalığın maddi ve manevi getirilerini karşılama şansına sahip değil. Kaç Kutu Projesi’nin amacı da kanser nedeniyle hastanelerde tedavi görmekte olan bu çocukların ve ailelerinin hastanede kaldıkları dönem boyunca gıda, temizlik/hijyen ve psiko-sosyal temel ihtiyaçlarını düzenli ve sürdürülebilir şekilde karşılayabilmek. Bu projeye sizler de destek olmak isterseniz kackutu.org adresine girip ihtiyaç duyulan kutulardan dilediğinizi seçebilir, kanserle mücadele eden çocukların dünyasını bir nebze de olsa aydınlatabilirsiniz...

İşlemeli Mont

$
0
0
Zara'da gördüğüm ve bayıldığım işlemeli bu montu Shein'de çok daha uygun fiyata bulunca kaçırmadım tabii!
Cupcake kolyem canım arkadaşım Esin'in hediyesi...
Bu fotoğrafımı canım kızım çekti, artık o da minik bir fotoğrafçı olma yolunda, inanamıyorum buna!
Mont: Shein
Tulum: H&M
Ayakkabı: Zara
Çanta & Kolye: Arkadaşımın hediyesi

p.s. Bu post Atatürk Havalimanı'na yapılan saldırıdan önce hazırlanmıştır :(

Bittik Artık!

$
0
0
Terör bitmedi ama biz bittik artık, umutlarımız bitti, yaşama sevincimiz bitti, hayallerimiz bitti, artık iyi bir şey göremiyorum ben siz görebiliyor musunuz? Bu ülkede, bu olaylar içinde hala daha pozitif bakabilenler varsa içinizde bunu nasıl başarıyorsunuz bilmek istiyorum! Benim artık güzel günler yaşayacağımıza dair hiçbir beklentim kalmadı, endişe etmekten artık yoruldum, eskiden gelecek daha güzel olacak, bir şekilde yoluna girecek ve düzlüğe çıkılacak derdim ama yok artık o umut kırıntısı bile içimde yok. 5 yaşında minik bir bedenin kanlar içindeki fotoğrafını gördüm az önce.. İçim yandı, o masumun ne suçu vardı! Bu nasıl bir göz dönmesidir, nasıl bir nefrettir, insanda hiç mi ufacık bir vicdan olmaz! Böylesine pis ruhlarla aynı dünyayı paylaştığım için nefret ediyorum! Her şeye lanet olsun, teröre de bunu masum insanlara yaşatanlara da lanet olsun!


Giz'li Atölye

$
0
0
Geçtiğimiz ay Nil'imle birlikte canım arkadaşım Esin'in davetiyle çok sevimli bir atölyenin Çocuk Sergisi'ne gittik... Moda'da yer alan Giz'li Atölye'de her pazar 5-12 yaş için "çocukça seramik atölyesi" düzenleniyormuş, işte o günkü sergi Ekim ayından itibaren atölyede çalışan birbirinden tatlı ve akıllı bıdıkların yaptığı seramik eserlerden oluşuyordu. Çocukların eline ipad, telefon alıp zamanlarını boşa harcamalarındansa çamur alıp oynamaları ve renkli hayal dünyalarını bu şekilde ortaya koymaları ne kadar güzel! Ben yaptıklarını fotoğraflamaya doyamadım diyebilirim. Sonra çektiklerimi bilgisayarıma aktardım ve ne farkettim biliyor musunuz? Çocukların yaptığı hemen hemen her figürün yüzü gülüyordu! Çocukların dünyasında mutsuzluk yok aslında, ne yazık ki biz büyükler bir şekilde öğrenmelerini sağlıyoruz ve o yüz ifadelerine öfke, mutsuzluk ve daha nice olumsuz duyguları ekliyoruz... Çocukların dünyası kadar mutlu olabilseydik belki dünyamız bambaşka bir yer olurdu ne dersiniz?
Sergilenenler bu kadar renkli olunca Nil hepsini eline alıp oynamamak için kendini zor tuttu hatta ben ona engel oldum diyebilirim :)
Niloşum arkadaşı Duru ile atölyede bir oradan bir buraya koştururken ben Çocuk Sergisi'nin yanı sıra Garage Sale'e de bir göz attım ve tabii ki fotoğrafladım ;)
Tırtıllı kaşık ne tatlı di mi?
Garage Sale kısmında Giz'li Atölye'den çıkan diğer seramik işlerinin yanı sıra TaDaa! Design, Uyuyan Kedi ve Gikado'nun da ürünleri yer alıyordu...
Bunlar da atölyenin içinden kareler...
Pek keyif aldığım bir gün daha yaşattı arkadaşım bana, hem de böylesine sevimli bir atölyeyi de sayesinde öğrenmiş oldum. Bu güzel gün için tekrar çok teşekkürler canım arkadaşım!
Viewing all 973 articles
Browse latest View live