Quantcast
Channel: Noni
Viewing all 973 articles
Browse latest View live

Made in China

$
0
0
Okuyucularımdan Uzak doğu sitelerinden alışveriş yapma ile ilgili sorular alıyordum, bu post altında hepsini toparlamak istedim. Ben bir seneye yakındır birçok siteden alışveriş yapıyorum, bunların bir kısmı benim kendi yaptığım alışverişlerdi bir kısmı da sponsorlarımın hediyeleri... Çin ve diğer Uzak doğu sitelerinden alışveriş yaparken bence en çok dikkat edilmesi gereken nokta beden tablosu, çünkü giysilerin büyük bir kısmı Avrupa ölçülerinde değil, yani ölçülerine bakmadan benim bedenim nasılsa Medium diye aldığınız bir şey düdük kadar çıkabilir :) Genelde elbiselerin çoğu çok kısa oluyor, yani onların elbise diye giydikleri şey bize daha çok tunik olabilir ;) Bu yüzden ben şu ana kadar ne aldıysam mutlaka boy (length), bel (waist) ve göğüs (bust) ölçülerine dikkat ederek aldım, bu yüzden geri vermek zorunda kaldığım bir ürün olmadı. Elbiselerde genelde 85cm ve üstü olanları tercih ettim, 80cm ve altındaki elbiseler (örneğin bunun gibi) çok kısa kalıyor, en azından benim için... Normalde benim bedenim S/M ama kimi ürünlerde L seçtiğim bile oldu... Bu yüzden ölçü tablosuna bakmak çok çok önemli.
Diğer göz önünde bulundurulması gereken nokta da stoklarda var gibi görünen bir ürünün aslında tükenmiş olabileceği... Bu yüzden bir ürünü satın almadan önce emin olmak için online müşteri temsilcilerine ürün kodunu vererek gerçekten stoklarında olup olmadığını sorabilirsiniz. Ben tez canlı biri olduğum için genelde bu safhayı atlayıp direkt olarak satın alıyorum. Birkaç sefer ürün stoklarında kalmadığı için para iadesi yapıldı, bu gibi durumlarda kredi kartına para iadesi 2 haftayı bulabiliyor. Kimi zaman da stoklarda kalmayıp belli bir tarihte aynı ürün yeniden satışa çıkabiliyor, genelde müşteri temsilcileri yeniden hangi tarihte stoklara gireceğini biliyorlar, böyle bir durumda siparişi iptal etmeyip beklerseniz ürün stoklara çıktığı zaman adresinize gönderiliyor. Eğer alışveriş yaparken birden fazla ürün seçtiyseniz (örneğin bir bluz ve bir küpe) bunların tedarik edilmesi de biraz zaman alabiliyor, yani ürünü satın alır almaz hemen gönderim kısmına geçilemiyor, processing denilen bir işlem süresi (genelde 3-7 gün arası) olabiliyor.
Bir diğer önemli noktada 100 doları aşan alışverişlerinizin gümrüğe takılma ihtimalinin olabileceği... Bu sebeple ben şu ana kadar aldığım ürünlerin toplam fiyatının 100 doların altında olmasına dikkat ettim, gümrüğe takılması gibi bir durumla hiç karşılaşmadım...
Ürünün adresinize ulaşması da firmanın çalıştığı posta servisine bağlı olarak 2 ila 4 hafta arasında değişebiliyor. Ürün takip numarası ile (tracking code) paketinizin ülke sınırlarına girip girmediğini buradan takip edebiliyorsunuz. Satın aldığınız ürün PTT kanalıyla elinize geçiyor. Benim şu ana kadar aldığım her şey elime geçti, postada kaybolma gibi bir durum söz konusu olmadı, ama bu durum her ilde aynı mı inanın bilmiyorum...


Şimdi gelelim bugüne dek alışveriş yaptığım firmalara:

Şu ana kadar alışveriş yaptığım Uzak doğu siteleri arasında en kalitelisi diyebilirim. Evet fiyatlar diğerlerine oranla biraz yüksek görünebilir ama ürün kalitesi bakımından bence bu fiyatlar gayet makul. Örneğin bu elbiselerimin kumaş kalitesinden çok memnun kaldım. Müşteri temsilcisi çok kibar ve ilgili. Ürünlerin paketlemesi çok özenli. Kargo ücretsiz. Genelde 2 hafta içinde adrese ulaşıyor.

2. Choies:
Hem sevdiğim hem de uzun süredir tercih ettiğim sitelerden birisi... Buradan aldığım şeyler beni hiç üzmedi, hepsini severek giydim, en çok da bu elbiseyi ve bu etekle kolyeyi... Bildik markaların ürünlerini burada çok daha ucuza bulabiliyorsunuz. Takılar kutularda gönderiliyor bu yüzden bir zarar görmüyor. Müşteri temsilcisi ilgili. Kargo ücretsiz. Eskiden paketin ulaşması bir ayı buluyordu, şimdi bu süre 2 haftaya düştü.

Burada da yine elbiseden, çantaya birçok ürünü makul fiyata bulabilirsiniz. Yeşil elbiseme bayıldığımı söylememe gerek yok sanırım ;) Bu sitenin sevdiğim özelliklerinden biri de ürünlerin altında pozitif veya negatif müşteri yorumlarının yer alıyor olması. Kötü yorumları da yayınladıkları için alacağınız ürün hakkında aşağı yukarı bir fikriniz oluyor. Örneğin ben buradan bir elbise almak istemiştim ama birden fazla müşterinin "elbise göründüğünden çok daha kısa" yorumunu okuduktan sonra almaktan vazgeçtim. Müşteri temsilcisi çok ilgili, bir sorun yaşarsanız hemen yardımcı oluyorlar. Kargo ücretsiz. Gönderiler 3 hafta içinde adrese ulaşıyor.

Uzak doğu siteleri arasında en uygun fiyatlı olanı sanırım Sammydress. Aynı elbise bir sitede 30 dolarsa burada yarı fiyatına bulmanız mümkün. Ama stoklarda bulması zor. Özellikle bu site için yazıyorum bir ürün var gibi görünse de yüksek ihtimalle stoklarda tükenmiş olabiliyor. Müşteri temsilcileri de diğer sitelere göre daha ağır, cevap almanız biraz zaman alabiliyor. Ama sabırlı biriyseniz tavsiye ederim çünkü gerçekten çok çok uygun fiyata birçok şey bulabiliyorsunuz, özellikle aksesuar yelpazesi çok geniş. Örneğin buradan aldığım bu ayakkabı ve şu küpeleri severek kullanıyorum ben... Kargo ücretli, aldığınız ürünün ağırlığına göre kargo ücreti değişiyor. Gelmesi 1 ayı buluyor.

Burada eskiden daha çok ürün bulunuyordu, ne oldu bilmiyorum ama ürün skalası giderek daraldı, fiyatlar da diğer sitelere oranla biraz daha yüksek olsa da gördüğünüz ne ise aynen onu yolluyorlar. Ben aldıklarımdan (bu ceketle çanta ve bu elbise gibi mesela...) memnun kaldım. Kargo ücretsiz, ulaşım süresi 1 ay.

Sadece bir kere denediğim (kışın bu kabanı almıştım) bir site olduğu için fazla yorum yapamayacağım. Fiyat ve kalite bakımından Sammydress ayarında diyebilirim. Kargo burada da ücretsiz ve yine aynı şekilde ulaşım süresi 1 ayı bulabiliyor.

7. Aliexpress:
Uzakdoğu siteleri arasında en karmaşık bulduğum yer sanırım Aliexpress oldu... Burası aslında daha çok aracı bir site, kendi içinde birbirinden farklı mağazaları barındırıyor, bir elbiseyi A firmasından da alabilirsiniz, B firmasından da, tercih size kalmış. Firmalar hakkında feedbackler bulunuyor, kararınızı ona göre verebiliyorsunuz. Ben bir kere denemek istedim, ürün stoklarda göründüğü halde (emin olmak için mail atıp sordum ve elimizde var dendi) ama satın aldıktan sonra elimizde kalmamış kusura bakmayın dediler, 1 hafta içinde para iadesi yapıldı. Karmakarışık menüsünden ve beni bu denli yormasından ötürü bir daha da bu siteyi tercih etmedim...
Benim Uzak doğu sitelerinden alış veriş deneyimlerim aşağı yukarı böyle... Tabii bunlar tamamen benim kişisel yorumlarım, benim sevdiğim bir siteyi siz tercih ettiğinizde aynı memnuniyeti alamayabilirsiniz, buna bir garanti veremem, sonuçta herkesin deneyimi farklı olabilir... Açıkçası ben internetten giysi alma konusunda eskiden oldukça tutucuydum, üzerimde denemeden görmeden hayatta almam derdim ama mağazalarda bulunan birebir aynı ürünleri buralarda çok daha uygun fiyatlarda bulmaya başlayınca bu işe sıcak bakmaya başladım. Sonuçta bugün birçok ürünün etiketine baktığımızda made in China yazısını görüyoruz. Umarım bu yazdıklarım Uzak doğu sitelerinden alışveriş yapmayı düşünenler için faydalı olmuştur. Aklınıza takılan başka bir soru olursa da seve seve cevaplamaya çalışırım...

Değişim

$
0
0
Boğa burcu işte, aklına bir şeyi koydu mu mutlaka yapacak :) Ohhh kestirdim rahatladım, şu anda bu satırları da sırıtarak yazdığıma göre işler yolunda demektir, hadi hepimizin gözü aydın :)
Saçımı kestirmeye karar verdiğimde Pinterest'te bayağı bir örnek aradım, sonra bu fotoğrafı gördüm tamam dedim istediğim tam olarak böyle bir şey! Sonra bu fotoğraf acaba kime ait diye merak edip, saçının daha detaylı halini nasıl bulabilirim diye araştırırken Christina Caradona isimli bir bloggera ait olduğunu öğrendim. Ve ben de kesinlikle böyle kestirmeliyim dedim.
Modele karar verdim, sırada bu modeli kesecek olan kuaför vardı, bu konuda da tatlı arkadaşım Selin imdadıma yetişti, onun saç kesimini çok beğenince hafta sonu soluğu Cadde Kuaför'de aldım. Cevdet Bey büyük titizlikle çalışarak tam olarak istediğim kesimi gerçekleştirdi, bu yüzden ona teşekkürlerimi gönderiyorum. Kuaförden çoook rahatlamış ve bir o kadar da mutlu ayrıldım, böyle bir hafifliğe gerçekten ihtiyacım varmış hem de çok!
Hemen ertesi günü de yeni tulumumu giydim ve bu mutluluğumu prensimin çektiği karelerle ölümsüzleştirdim :)
Hiç stres yaptığıma değmedi, sonuç beni fazlasıyla mutlu etti! Evet evet bundan böyle uzun süre kısa saçlı kalacağıma eminim!
Tulum: Sheinside
Kolye: H&M
Clutch: Zara
Ayakkabı: n11.com
Ruj: Alix Avien #396
Hepinize mutlu bir hafta diliyorum!

Kidzania

$
0
0
Ahhh güzel yeğenlerimi şimdiden çok özledim, bu postu iç geçire geçire hazırladım resmen... Onlar buradayken bir gün Niloşumu annemle ablama bırakıp yeğenlerimle birlikte erkenden Kidzania'ya gittik, sabah 10'da başlayan seansı kaçırmak istemedik. Giriş ücretini ödedik ve Kidzania yolculuğumuz başladı :)
Kidzania'nın girişini havaalanı gibi yapmışlar, zaten çocuklara verdikleri giriş bileti de THY'nın boarding pass'ına benziyor.
İçeri girince çocuklar ilk olarak bankanın yolunu tutuyorlar ve girişte kendilerine verilen çeki bozdurup Kidzania'da geçerli para birimi olan 50 KidZos alıyorlar. Çocuklar bu parayı diledikleri aktivitede kullanabiliyorlar. Kimi aktivitede çocuklar para harcarken kimisinde ise üstüne para kazanıyorlar. Örneğin Çikolata Fabrikası aktivitesine katılan bir çocuk 10 KidZos harcarken (aktivite sonunda ürettiği çikolatayı yanında götürebiliyor), Oyunculuk Akademisi'ne katılıp tiyatroda bir oyun sergileyen bir çocuk gösteri bitiminde 10 Kidzos kazanıyor.
KidZania’nın içi adeta küçük bir dünya gibi... Kızlarla önce etrafı bir gezdik...
Hastane, İtfaiye, Tiyatro, Arkeoloji Müzesi, Havacılık Akademisi, Diş Sağlığı Merkezi, Banka, Stadyum gibi 60’tan fazla aktivite alanı olunca kızların aklı karıştı tabii... Kariyer Merkezi'ne gidip testi uyguladılar ve kendilerine en uygun aktivitelerin bir çıktısını aldılar. Böylelikle hangi aktivitelerden başlamaları gerektiğini anlamış olduk.
İçeride kaldığımız 5 saat boyunca işte bunları yaptı bizim kızlar:
İtfaiyeci olup yangın söndürdüler...
Fotoğraf çekimine katıldılar...
Selin göz muayenesinden geçip ehliyet aldı. Ve önce smülatörde araba kullandı...
Sonra da pistte :)
Diş doktoru olup dolgu yaptılar. Yeni doğan ünitesinde hemşire oldular. Acil doktoru olup bir hastayı muayene ettiler.
Çocuklara eşlik eden yetişkinlerin aktivite alanlarına girmeleri yasak olduğu için tüm bu süre boyunca onları bol bol fotoğraflamakla yetindim ben de :)
Yavaş yavaş karınları acıkmaya başlayınca Pizza Dükkanı'na giderek pizza yaptılar ve sonra kendi pizzalarını afiyetle yediler ;)
Kidzania Gazetesi'nde gazeteci oldular ve araştırma yaptılar. Selin'in dediğine göre en sıkıcı aktivite buymuş, en eğlencelisi de Kidzania İtfaiyesi...
Özellikle Selin'in en çok sevdiği aktivite Oyunculuk Akademisi oldu.
Çocuklar Oyunculuk Akademi'sinde önce prova yaptılar, sonra da tiyatro sahnesinde bizlere "Kidzania'nın Sırları" isimli oyunu sahnelediler.
Ufacık bir gösteri bile olsa bu onları sahnede ilk izleyişimdi, bu yüzden çok ama çok mutlu oldum!
Olay Yeri İnceleme'de kanıtları çeşitli tekniklerle inceleme fırsatı buldular.
Her bir aktivite alanının girişinde bu şekilde açıklama bulunduğu için çocukların içeride ne kadar süre kalacaklarını biliyorsunuz. Emniyet Müdürlüğü aktivitesi 20 dakika sürüyormuş, kızlar içerdeyken ben de bir kahve molası veriyim en iyisi ;)
Havacılık Akademisi'nde kızlar pilot oldular ve Boing 737 simülatörü üzerinde uçuş eğitimi aldılar.
Bu aktivite Derin'i sarmayınca yarısında çıktı...
İçecek Dağıtım Merkezi'ne gidip kola dağıttı :)
5 saat nasıl geçti inanın hiç anlamadık, daha yapamadıkları bir sürü aktivite ve kazandıkları bir dolu Kidzos paraları kaldı geriye...
Paralarının bir kısmıyla mağazadan alışveriş yaptılar. Ve gümrükten geçerek çıkış yaptılar :)
Kidzania ekibi alkışlayarak uğurladı tüm çocukları...
Kızlar için çok eğlenceli ve renkli bir gün oldu, onlar mutlu olunca ben de mutlu ayrıldım Kidzania'dan :) O gün yapamadıkları bir dolu aktiviteyi de başka bir gün yeniden giderek yaptılar. Bence çocukların meslekler hakkında bilgi sahibi olmaları ve meraklarını gidermeleri açısından çok güzel düşünülmüş bir yer, tek sorun yetişkinlerin tüm bunları uzaktan seyretmekle yetiniyor olması, bir diş muayenesi yapıp yangın söndürmeyi ben de isterdim doğrusu, ahh ahh çocuk olmak vardı ;)

Telefon: 0850 200 54 39
Pazartesi Kapalı
Salı, Çarşamba, Perşembe 10:00-19:00
Cuma ve Cumartesi 10:00-15:00 ve 16:00-21:00
Pazar 10:00-15:00 ve 16:00-20:00
Giriş ücreti: 50 TL (4-14 yaş) 30 TL (2-3 yaş)
* 31 Ağustos'a kadar yetişkinler ücretsiz...

Kış-ttt Yaz ☼

$
0
0
Bunu söyleyeceğim aklımın ucundan geçmezdi ama artık ben yazın bir an önce bitmesini ve kışın gelmesini istiyorum!
Gelsin de bir an önce dama desenli bu yeni mantomu giyebiliyim :) 
Ben hazırımmm :) Tek eksiğim eksi dereceler o kadar :)
Manto: Sheinside
Çizgili Bluz: Mango
Şort: Zara
Küpe: Sammydress

Vivian Maier

$
0
0
Geçtiğimiz aylarda müthiş bir sokak fotoğrafçısı keşfettim: Vivian Maier... Çektiği fotoğraflar beni öylesine derinden etkiledi ki... Kimisinde gözyaşlarıma hakim olamadım... 1926 yılında doğan, Şikago'da bir ailenin yanında dadılık yapan, izin günleri fotoğraf makinesini alıp sokak fotoğrafları çeken ve bu fotoğrafları kimseye göstermeyen Vivian Maier'in çektiği 150 bine yakın fotoğraf 2009 yılında o öldükten sonra tesadüfen ortaya çıkmış. Şikagolu bir tarihçi ve koleksiyoner olan John Maloof Şikago'nun bir parkı hakkında yazacağı kitap için bilgi toplarken açık artırmada içinde Vivian Maier'e ait negatiflerin olduğu koliyi satın almış, negatifleri bastırdığında gördüğü fotoğraflar karşısında büyülenen Maloof bu fotoğrafları kimin çektiğini araştırmaya başlamış ve sonunda Vivian Maier ismine ulaşmış. Bu fotoğrafçıyı herkesin tanıması gerektiğine karar verip websitesinde Vivian Maier'in fotoğraflarını yayınlamaya başlamış ve bu sayede herkes Vivian Maier'in bu eşsiz bakış açısını ve çektiği müthiş kareleri tanıma fırsatı bulmuş.
Beni en çok etkileyen fotoğrafları sizlerle de paylaşmak istedim, daha fazlası için Vivian Maier'in portfolyosuna bir göz atabilirsiniz...
Illinois, 1966
1962
New York, 1955
New York, 1953
Fotoğrafın çekildiği yer ve tarih belli değil...
Fotoğrafın çekildiği yer ve tarih belli değil...
New York, 1954
Fotoğrafın çekildiği yer ve tarih belli değil...
Florida, 1960
Vivian Maier'in self portresi
Işığına sağlık sevgili Vivian...

Tulum

$
0
0
Aslında bu pazar için çok farklı planlarım vardı ama evdeki hesap çarşıya uymadı, böyle olunca da kendimizi Göztepe Parkı'nın yeşilliğine bıraktık. Bu pazar da geçtiğimiz pazar olduğu gibi tulum giymeyi tercih ettim. Çok uzun boylu olmadığım için (1.67 civarı) bugüne kadar tulumlardan hep uzak duruyordum ama rahatlığı karşısında keşke daha önceden bir şans verseydim demeye başladım :)
Göztepe Parkı bu sefer daha da bir güzelleşmiş göründü gözüme... Parkı dolaşırken acaba Avrupa Yakası'nda bu tarz bir park var mı diye düşündüm, bu konuda tavsiyeleriniz varsa alabilirim...
Fotoğraftaki iki bonus kafayı bulunuz :)
Bu şirin tırtıla bayıldım!
Ama ne yazık ki bir sürü düğüm atılmış olmasına rağmen, ayakkabı bacıklarının bir kısmı çalınmış, neden böyle kendi malımıza zarar vermeye bayılan bir toplumuz inanın çözemiyorum bunu!
"Yeşilliklerden, çiçeklerden meydana gelen bahçe geçici, fakat akıldan meydana gelen gül bahçesi hep yeşil ve güzeldir." Mevlana
Tulum: Sheinside
Çanta: DKNY
Ayakkabı: Shoe & Me
Mutlu bir hafta dilerim hepimize :)

Blogger Bazaar #6

$
0
0
Mart ayında beşincisi düzenlenen Blogger Bazaar etkinliğinde ben de vardım ve bundan büyük keyif almıştım. Eylül ayında altıncısının düzenleneceğini duyunca bu fırsatı kaçırmak istemedim ve hemen başvuruda bulundum. Kabul edildiğimi öğrenince de çok mutlu oldum :) Bu sefer cam yüzük ve kolyelerimin yanı sıra ikinci el giysilerimle de yer almayı planlıyorum. Şimdiden hazırlıklara başladım bile ;) Hem benimle tanışmak hem de biraz alışveriş yapmak isterseniz;
28 Eylül pazar günü
12:00-19:00 saatleri arasında
Beyoğlu FLO binasında düzenlenen Blogger Bazaar'a ve standıma sizleri beklerim :)

Yeni Arayış

$
0
0
Buraya çok fazla annelik üzerine yazılar yazmadığımın farkındayım, bunun nedeni de her annenin çocuğunu yetiştirme şeklinin farklı olduğunu düşünmem... Benim için geçerli olan bir yöntem başka bir anne için geçerli olmayabilir. Veya başka bir annenin doğrusu bana göre yanlış olabilir. Annelik konusunda bildiğim tek bir şey var ki o da hiçbir anneyi eleştirmemek gerektiği :) Çünkü bir çocuğu yetiştirirken onun için en iyisinin ne olduğunu annesinden daha iyi kimse bilemez.
Blogumda anneliğime fazla dokunmasam da belli konularda tavsiye ve önerilere elbette benim de ihtiyacım doğuyor, şu anda olduğu gibi... Bildiğiniz gibi Nil kıştan beri Gymboree'ye gidiyor. Önce Erenköy Gymboree'de başladık ama Bağdat Caddesi'nin bitmeyen inşaatları yüzünden trafik çekilmez bir hal alınca üyeliğimizi Ataşehir Gymboree'ye kaydırdık. Evet Gymboree Nil'in yaşıtlarıyla sosyalleşmesi bakımından iyi oldu ama yeterli oldu mu? Net bir dille söyleyebilirim ki hayır. Bir kere dersler çok tekrara yönelik, öğrenmesini pekiştirmesi açısından tekrarı anlayabiliyorum ama aylarca aynı oyunları oynamalarını, her dersin ikinci yarısında paraşütü açıp aynı baloncuğu patlatıp aynı dansı yapmalarını oldukça gereksiz buluyorum. Nil de artık bu tekrarlardan sıkılmış olmalı ki her dersin ikinci yarısında tekrar edilen bu oyunlara eşlik etmek yerine kafasına göre takılıp başka şeyler yapıyor. Belli ki artık bu balon patlatmalar, Gymbo eşliğinde danslar onu kesmiyor.
Diğer bir sorun ise, ki bu benim açımdan en büyük sorun; ödediğimiz ücretin karşılığını alamadığımızı düşünüyor olmam. Derslerin hep birbirini tekrar etmesi ve sunulan imkanların/oyuncakların yetersizliği böyle düşünmemde etkili oldu diyebilirim. Erenköy Gymboree'de çocukların ders sonrası oynamaları için makul sayıda oyuncak ve bahçede zıplamaları için trambolin, oynamaları için kum havuzu, sürmeleri için bisiklet vesaire vardı. Ama Ataşehir Gymboree bu konuda inanılmaz yetersiz. Dışarıya sadece bir kaydırak ve bir salıncak konmuş ki bu salıncak sadece büyük çocukların binebileceği türden ipli bir salıncak... Hiçbir güvenliği yok. Nil gibi küçük çocuklar binse arkalarına dayandıkları anda tepetaklak olabilirler... İçeride ders sonrası oyalanacakları alanda ise sadece iki tane oyuncak konmuş ki bu oyuncaklar asla 24 aya hitap etmeyen daha küçük bebeklerin ilgileneceği türden oyuncaklar. Bu şikayetlerimi Ataşehir Gymboree'nin müdiresine ilettim, dışarıya bir düzenleme yapacaklarını (bu arada gittiğimiz şu 3 hafta boyunca hiçbir düzenleme yapılmadı), içeride de eskiden daha çok oyuncak olduğunu ama zaman içinde bunların kaybolduğunu söyledi. Böyle bir cevap karşısında şaşırdım doğrusu çünkü sadece bir çocuktan aldıkları üyelik parasıyla burayı oyuncak cennetine çevirebileceklerken (kaldı ki artık tüm oyuncaklar çok makul fiyata her yerde satılıyor, kaybolanın yerine hemen yenisini koyabilirler) kayboldu gibi bir bahanenin arkasına sığınmalarını çok yadırgadım!
Bir de her Gymboree'de gördüğüm şu kek olayı var... Her ders sonrası çocuklara yemeleri için bir köşeye konan atıştırmalık kek... Yedirip yedirmemek annenin inisiyatifine kalsa da kek yerine daha sağlıklı bir gıda tercih edilebilir bence... Örneğin bir ders çocuklar maymun oldular, ağaçlara tırmanıp muz topladılar. Kimisi o plastik muzları gerçek sanıp yemeye çalıştılar, benim kızım da dahil buna, kıyamam onlara :) Böyle bir dersin sonunda çocuklara kek ikram etmek yerine gerçek muz verebilirlerdi diye düşünüyorum.
Çok şikayet ettim biliyorum... Ama benim düşüncelerim bu şekilde... Gymboree benim için tam bir hayal kırıklığı oldu, Nil için de artık sıkıcı olmaya başladı. Kısacası bizim Gymboree defterimiz üyeliğimiz bittiği anda kapanacak... İşte bu noktada annelerin öneri ve tavsiyelerine ihtiyacım olacak. Nil çok aktif bir çocuk, onun enerjisine hitap edecek, diğer çocuklarla sosyalleşmesini sağlayacak, benim de yanında ona eşlik edebileceğim başka bir oyun grubuna ihtiyacım olacak. Biraz araştırma yaptım, ilgimi çekenler şunlar oldu:
1. Kindy Roo: Burayı sevgili Sinem sayesinde öğrendim, kızını buraya götürdüğünü ve çok memnun kaldığını söyledi. Kindy Roo'da 0-5 yaş arası çocuklara verilen eğitim sayesinde okul çağına gelmiş çocuklarda görülebilen odaklanma eksikliği, konsantrasyon bozukluğu, sosyal iletişim problemleri, yetersiz kaba ve ince motor kullanımı gibi gelişim bozuklukları engelleniyormuş.
2. My Gym: 6 haftadan 13 yaşına kadar çocuklar için uzman eğitmenler eşliğinde fitness programı uygulanıyormuş.
3. Ebru Karaduman Beden Atölyesi: Arkadaşım Funda birkaç yıl önce kızını götürmüş buraya, çok memnun kalmış, bir dene bence dedi... Beden Atölyesi'nde temel cimnastik, spor odaklı oyun grupları, dans, bale, karate ve paten sınıfları varmış.
4. Helen Doron: 3 aylık bebekten 18 yaşındaki gençlere kadar farklı kurslar sunarak İngilizce'yi doğal yoldan öğretiyorlarmış.
5. Salon Sanat: Bir başka arkadaşım da (teşekkürler Kristin'im) burayı önerdi. Music Together dersinde 0-5 yaş arası bebekler/çocuklar, anne-babaları ile şarkılar söyleyip, dans edip enstürmanlarla müziklere eşlik ediyorlarmış.
Sevgili anneler sizin bu konuda deneyimleriniz neler? Tavsiye ve önerilerizi paylaşabilirseniz bir anneyi gerçekten çok mutlu edersiniz :)

Defans'a Teşekkürlerimle...

$
0
0
Geçtiğimiz gün Niloşla site bahçesinde evcilik oynadık, gerçi evciliği ben kendi çapımda oynadım desem daha doğru olur, bizimkine top daha cazip geldi :) Hazır bahçeye inmişken Defans'ın Bitki Özlü Sinekkovan Losyonu'nu da deneme fırsatı bulduk.
Defans Bitki Özlü; Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Amerika’daki Çevre Koruma Ajansı (EPA) araştırmaları sonucunda böcek kovucu ürünler arasında emniyetle kullanımı onaylanan limon okaliptüsü ağacından elde edilen bitki özlü etken maddesi sayesinde haşereleri bizden uzak tutuyormuş. Etkisi karasinek için 4 saat, sivrisinek için 3 saat ve kene için 2 saat sürüyormuş. Su bazlı özel bir formüle sahip olduğu için etil alkol içermiyormuş.
Geçtiğimiz yaz Polonezköy'de piknik yaparken üstümde keneye benzer bir böcek görmüştük, panik olup hemen eşyalarımızı toparlayıp piknik alanından koşar adımlarla kaçmıştık. Hani bir laf vardır ya "sinek küçüktür ama mide bulandırır" diye, çok doğru gerçekten. Böyle durumların bir daha yaşanmaması için artık ne yapmam gerektiğini iyi biliyorum neyseki :)
Bitki özlü olduğu ve alkol içermediği için gönül rahatlığıyla Nil'ime sürdüm. Tabii kendimi de ihmal etmedim ;) Açık havada sinek ve böceklerden uzak bir şekilde oynamanın keyfini sürdük anne kız birlikte :) Çocukları da düşündüğün için teşekkürler Defans!
Hepinize harika bir hafta diliyorum!

Görüntü

$
0
0
Hafta sonu tam günümdeydim. Dışarı çıkana kadar bin tane kıyafet denedim desem yeridir ve hiçbirini beğenmedim, alt tarafı prensimle sinemaya gidecektim hepsi bu! Aynadaki görüntüme sinir oldum, açıkçası o gün her şeye sinir oldum :) Bu berbat ruh hali için teşekkürler PMS :P Bir sürü denemeden sonra prensim artık benden umudu tam kesmek üzereyken üzerime bir kot ve t-shirt geçirdim ki genelde hep aynı şeyi yaparım, döner dolaşır yine ilk başta giymeyi düşündüğüm şeyi seçerim kihh kihhh :) Yeni aldığım retro çantamla biraz renk, püsküllü hırkamla da hareket kattım görüntüme...
Yüzüğümü yıllar önce sevgili Nesteren'ciğimden almıştım hala severek kullanıyorum :)
Prensim de ben de bilim kurgu filmleri sevdiğimiz için tercihimizi Lucy'den yana kullandık.
Kırk yılda bir sinemaya gidebildiğimiz için de (düşünün sinemada en son izlediğim film hangisiydi hatırlamıyorum bile!) filmi Akasya'daki VIP salonda izledik, sinema salonunda bacakları uzatıp rahat rahat film izlemek büyük bir keyifmiş! Filmi çok beğendim, Scarlett Johansson'un oyunculuğuna da bayıldığımı söylemeden geçemeyeceğim!
Hırka: Sheinside
T-shirt: H&M
Jean: Zara
Ayakkabı: Mango

Güzel Annelerden Tavsiyeler

$
0
0
3 güzel anneden 3 güzel kitap tavsiyesi almıştım, instagramda paylaşmıştım ama görmeyenler için bir de buraya yazmak istedim... Bunlardan biri sevgili Sinem'in instagramında bahsettiği ve mutlaka ben de almalıyım diye bir kenara not ettiğim kitap olan "Momo"... Zamanın önemini ve değerini anlatan bir çocuk kitabı bu ama sadece çocuklar değil biz yetişkinlere de öneriliyor, okumak için sabırsızlanıyorum!
Bir diğeri ise sevgili Nesteren'in instagramındaki tavsiyesi üzerine D&R'dan aldığım Tübitak'ın aylık çıkan çocuk dergisi "Meraklı Minik"... Çok ama çok eğlenceli bir dergi! 
Eylül sayısının içinden çıkanlardan biri de yukarıda gördüğünüz bu kağıttan çamaşır makinesi, çamaşır sepeti, giysiler ve deterjanla yumuşatıcı... Hepsini tek tek siz (ya da yaşı uygunsa çocuğunuz) yapıyor. Bu fikir meğer çoook eskiden beri takip ettiğim sevgili Pino'ya aitmiş, duyunca çok mutlu oldum, bu eğlenceli proje için seni tebrik ederim Pınar'cığım, ben yaparken Nil'im de oynarken çok eğlendi :) 
Sonuncu kitap tavsiyesi de canım arkadaşım Ayşe'den geldi; "Böyle Bir Kuyrukla Ne Yapardın?" isimli kitapta hayvanların kuyrukları, burunları, kulakları, gözleriyle neler yapabildikleri anlatılmış. Yarasaların kulaklarıyla gördüklerini ben de bu kitap sayesinde öğrendim! Gerçekten çok güzel bir kitap.

Bu yayınların hepsi Nil'den önce tabii benim elimden geçecek :) Tavsiyeleriniz için çok teşekkürler 3 güzel anne!

Cadı

$
0
0
Gelmesine daha 1 aydan fazla bir zaman var ama yurt dışında herkes hummalı bir Halloween çalışması içerisine girmiş durumda; mağazalar Halloween indirimindeler, partiye katılacaklar kostüm derdindeler, kapı kapı dolaşacak çocuklar da kovalarını dolduracak şeker hayalindeler :) Biz de tüm bunları uzaktan seyrediyoruz. Tabii bizde de Halloween kutlamaları yapanlar çıkıyor ama ne yalan söyliyim burada yapılanlar bana çok derme çatma ve özenti geliyor. Balkabakları, cadılar ve yarasalarla süslenmiş evler, sokaklarda dolaşan yüzleri boyalı insanlar, üstlerinde sevimli kostümleriyle kapıları tıklatıp "trick or treat" diyen çocuklar olmadıktan sonra Halloween ruhu tam anlamıyla yaşanmaz diyorum ;) Ama yok ben yine de cadılar bayramını kendi çapımda kutlamak istiyorum derseniz o zaman size şöyle süslü bir kuru kafaönerebilirim, üstelik sadece bu haftaya özel $19.99'a indirimde ;)

Darıca Hayvanat Bahçesi

$
0
0
İtiraf etmem gerekirse hayvanat bahçelerini oldum olası sevmem, hayvanların kafesler içindeki halleri içimi acıtır. Ama ne yazık ki yıllardan beri süregelen böyle bir gerçek var, ben gitsem de gitmesem de varolacaklar. Ya da bir gün insanoğlu olarak onları parmaklıklar ardında seyretmekten vazgeçip onlara özgürlüğü bağışlayacağız... Bilemiyorum... Para vererek özgürlüğü elinden alınmış zavallı hayvanları seyredip sonra burada hayvanseverlik taslamak ne kadar dürüst bir yaklaşım onu da bilemediğim gibi... Neyse, kısa kesmem gerekirse; havalar çok serinlemeden, yağmurlar bastırmadan, Nil hayvanları sadece oyuncak olarak değil bir de yakından görsün tanısın diye Darıca Hayvanat Bahçesi'ne gittik bu pazar... 
Darıca Hayvanat Bahçesi'ne giriş yetişkinler için 20 TL, 5-17 yaş arası için 15 TL, 0-4 yaş arası için de ücretsiz...
Maymun, aslan, kaplan, zebra, zürafa, kaplumbağa vesaire birçok hayvanı yakından görme fırsatı buldu Nil'im ve çok heyecanlandı, bu durum bir türlü içeri sokamadığı dilinden anlaşılıyor zaten :P Onun bu heyecanına şahit olmak güzeldi ama genel olarak ben hayvanat bahçesini sevmedim, özellikle vahşi hayvanların (panter, aslan gibi) kafesleri çok küçük geldi bana :( İzmir Doğal Yaşam Parkı'nda hayvanlara çok daha iyi ve geniş koşullar sunulmuş gibiydi...
Nil en çok bu panolarda eğlendi!
Çifte kumrular dedikleri bu olsa gerek ;)
Pera Müzesi'nden aldığım bu çantamı çok seviyorum :) Bu çanta aslında bir zamanlar bir serginin afişiymiş! Vinil afişler sergi bittikten sonra toplanıp böyle çantaya çevriliyormuş, harika bir geri dönüşüm fikri di mi?
Çok sevdiğim kedili ruj kılıfım da Mona Titti Art'dan canım ablamın hediyesi...
Elbise & Şapka: Zara
Botlar: Twist
Kolye: Mango
Çanta: Pera Müzesi
Yüzük: Swatch
Gözlük: Rayban (vintage)
Ruj kılıfı: Mona Titti Art
İzmir Doğal Yaşam Parkı ile ilgili yazımı buradan,
Moskova Hayvanat Bahçesi ile ilgili yazımı da buradan okuyabilirsiniz...

Pırrr ✈

Eylül Ayının Çekilişi

$
0
0
 
Buralarda yokum diye blogumu boşladım sanmayın güzeller :) Bu ayın çekilişini de araya sıkıştırıyım dedim. Bu ayın sponsoru Noni's Store yani bendeniz :) 28 Eylül pazar günü Taksim Kafe Pi - Mürekkep'te düzenlenecek olan Blogger Bazaar'da bir kısmını bulabileceğiniz, kendi yaptığım ürünlerle karşınızdayım bu çekilişte :)
Bir okuyucum Fatma Ana'nın eli olan bu cam kolyeyi kazanacak... 
Başka bir okuyucum da bu cam yüzüğü... 
Yüzük parmağa göre ayarlanabilir...
Siz hangisini beğendiniz? Kolye ise klavyenizde K harfini, yüzük ise Y harfini tuşlayın... Yok ayol yok teknoloji henüz o kadar ilerlemedi, ben sadece sizi denedim yazdıklarımı sonuna kadar okuyor musunuz diye kihh kihhh :) Çekilişe katılmak için yapmanız gereken tek şey kolye veya yüzük seçiminizi buraya yorum olarak bırakmak, o kadar... Bir de çok uzun süredir blogum 1900'lü sayılarda, gelin bloguma çağ atlatalım ve şu takipçi sayımı 2000'lere taşıyalım :) Başka da size diyeceğim birşey yoktur, hepinizi öper ve de giderim!

Dönemsiz

$
0
0
İşte tam olarak beni anlatan bir kıyafetle karşınızdayım bugün... Biraz fırfır, kurdele, şapka, uzun bir kolye, botlar ve biraz da renk... Belli bir döneme ait olmayan bir parçayı modern aksesuarlarla karıştırmayı çok seviyorum, o zaman giyimimin tam olarak beni yansıttığını düşünüyorum :)
Ben ve prensesim sizlere harika bir hafta dileriz!
Elbise: Sheinside
Şapka: İpekyol
Çanta: Twist
Botlar: Bershka
Deri Ceket: Beymen
Kolye: Six (ya da I Am)

Hatırlatma ;)

$
0
0
28 Eylül pazar günü saat 12:00'den itibaren KafePi'deyiz, ajandalarınıza not etmeyi unutmayınızzz :)
Bu arada çekilişim devam ediyor, hala katılmadıysanız alttaki postlara bakabilirsiniz ;)
Sevgilerimle...

KafePi - Curcuna
Adres: Evliya Çelebi Mahallesi Refik Saydam caddesi No: 15 Beyoğlu
Telefon: 0532 316 05 00

Veeee :)

$
0
0
Şu anda bu postu gayet sırıtık bir yüzle hazırlıyorum çünkü keyfim yerinde çünküüüü benim 91 okuyucum (yazıyla doksan bir!) yaptıklarımı beğenip çekilişime katılma zahmetinde bulundular ve deee nihayet en sonunda beni şu bir senedir 1900'lere takılıp kalmış olan takipçi sayısından kurtardılar! Ohh şükürler olsun bugünleri de gördüm sonunda, artık ölsem de gam yemem :P Hepinize tek tek teşekkür ediyor ve hemen listeme geçiyorum: 
49 okuyucum kolyeyi, 40 okuyucum yüzüğü seçmiş. Seçim yapamayan 2 okuyucum da ikisinden birinin olabileceğini belirtmiş. Bakalım kazanan kimler olmuş? 
Kolyeyi 6. sırada yorum bırakan sevgili "Kerime Günaydın" kazandı, tebrik ederim Kerime! 
Yüzüğü de 15. sırada yorum bırakan sevgili "Hopelovefunetc" kazandı. Yüzüğünü güzel günlerde kullanmanı dilerim!
Bu ayki çekilişimizde böylece sona ermiş oldu. Katılan herkese kocamaaan teşekkürler :) Benimle tanışmak ve yaptığım ürünleri yakından görmek isterseniz girişin ücretsiz olduğu Blogger Bazaar'a beklerim sizleri! Ahhh bu arada unutmadan şunu da ekliyim; Ekim ayının çekilişinde bir okuyucum Sheinside'dan 100 dolarlık hediye çeki kazanacak! Şimdilik bu kadar :) Yepyeni çekilişlerde ve Blogger Bazaar'da görüşmek dileğiyle!

Rüzgâr

$
0
0
Çeşme demek rüzgâr demektir öyle di mi :)
Rüzgârda saçlarıma daha fazla söz geçiremeyince bırak dağınık kalsın dedim kendime :) 
Elbise: Zara
Kolye: Mango
Botlar: Twist
Çanta & Bileklik: Sammydress
Ruj: Alix Avien #395

Hello Monday

$
0
0
Yağmuru, fırtınası, Blogger Bazaarı derken bir hafta sonu daha jet hızıyla bitti! Bu hız keşke benim için de geçerli olsaydı! O kadar çok post hazırlamam gerekiyor ki hangisinden başlayacağımı inanın bilmiyorum! O zaman merhaba Pazartesi diyorum ve kolları sıvıyorum :)
Ceket & Jean & Çanta: Zara
T-Shirt: Sammydress
Ayakkabı: H&M
Küpe: Diva
Herkese mutlu bir pazartesi dilerim!
Viewing all 973 articles
Browse latest View live